23 Kasım 2011 Çarşamba

İlkem’in Bekârlığa Vedası




Ayağımın tozuyla katıldığım ve çok eğlendiğim bir bekârlığa veda gecesi daha yaşadım. En son Bilun’un vedasında müthiş eğlenmiştim ve bu da ikincisi. Bilun’u tekrar hatırlamak isterseniz bir tık

İlk olarak Havana isimli restorana gittik. Ortaya en güzel mamalarımızdan pizza cips ve adını hatırlamadığım bir şey ve içkilerimiz geldi. Pizza çoook güzeldi, zaten gelmesiyle bitmesi bir oldu, uçurduk.


Ben açılışı cosmopolitan ile yaptım. Uzun zamandır içmemiştim özlemişim.


İlk önceleri sohbet havasında başlayan gelinin vedası daha sonra gelini sarhoş etmeye çalışmaya döndü.  Yemeklerimizi yedik, ilk içkilerimizi içtik. Unutmadan belirtmek isterim gelin zombi isimli, içinde ne olduğu belirsiz bir kokteyl içti.  Zaten onu içtikten sonra bizim sarhoş etmemize gerek kalmayacak çakırlığa ulaştı. Tadına bakma gafletinde bulundum. Tam bir böahk. Daha sonra tekila bozması bir şeyle Havana’yı noktaladık.


Sonra gittiğimiz Pub’ın fiyatlarını görünce şok olarak ayıldım. Jack’i 4,5 euroya içmek kesinlikle paha biçilmezdir. Bu ucuz fiyatlarla hatıra fotoğrafı çektirdim. Eh bir daha zor bulurum :)


Orada ne zıkkım bulduysak içtik zaten. Bir de öyle bir zıkkım vardı ki adını telaffuz edemeyeceğim ama müthişti. Bütün gece ondan içtiğimiz yetmiyormuş gibi buraya getirmem için sevgili kuzenim bir tane aldı bana. Kahrolası sınırlı yüküm yüzünden annemle gelecek. Tabii başka zıkkımcıların eline geçmediyse.
Oradan bir başka yere gitmeden önce heykele bir saldırı gerçekleştirdik. Neyse gece karanlığında kimseye yakalanmadık.



Ben ne bulduysam içtim. :)


Ve daha fazla yere gidecek halimiz kalmadığından sevgili T’nin işyerine sığındık, espressolarımızı içtik eh malum ertesi gün düğün günü gelini mosmor gözlerle evlendirmeye kıyamadık. Doğru hatırlıyorsam nargile tütünü mü ne satıyorlarmış, almanca bilmeyen biri ne kadar doğru anlarsa o işte… Bu da malzemeleri…



Çok eğlendim, güldüm hatta kahkaha attım, 11 santim topuklularla Arnavut kaldırımında yürümeğe çalışırken 3 kez ayağımı burkma tehlikesi geçirdim ve vakit nasıl geçti anlamadım. Tabii uykuya dalmamla kalkmam arasındaki mesafe de nasıl geçti anlamadım. Neyse ki makyaj denen bir şey var. Yorgunluktan eser kalmadı düğünde :)

Love,
Sinem


Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...