22 Nisan 2010 Perşembe

TRENCHCOAT BİRAZ ABARTTI!

Yılın ilk ve son baharlarında klasikleşmiş bir moda tanımı vardır, “Trençkot alın, bu bahar çok moda”  gibi. Bu sözden sonra alınacakların ya da dolabınızda mutlaka bulunmalıların en başında gelir kendileri, söz konusu modaya ayak uydurmaksa. Fakat bu sefer sadece bu kadarla kurtulacağınızı düşünüyorsanız işte bu biraz yersiz olacak…

Söylemeye gerek yok yıllardır birçok ünlüde, defilelerde ve hatta “breakfast at Tiffanys” başta olmak üzere filmlerde ve her yerde gördük, görmeye de devam edeceğimiz ortada. Birkaç değişiklikle, bu sezon oldukça farklılar ve renkliler -ki bu konuda Burberry Prorsum’un eline kimse su dökemez- Christopher Bailey gururla sunar.
Klasik midi boyların yerine daha kısa,
Uzun ve dökümlü modelleri görücüye çıktı.
Fakat asıl alkışı renkleriyle aldılar. Artık bej trençkotunuzla yeterince havalı olamayacaksınız. Sarı, gri, kırmızı, beyaz ve mor dururken bej pek olağan kalabilir.
Ya da siyah yeterince asil ve ulaşılmaz olmanızı sağlar.
İşin bir de ne zaman nasıl giyebilirim kısmı var ki işte bu en kolayı… Ne yaparsanız yapın trençkot ile asla rüküş olamazsınız. Üstelik içine bir şey giymenizde gerekmez. Yakaları kaldırın stilettolarınızı giyin, çantanızı kapıp çıkın. Hem seksi hem de şık olmak işte bu kadar kolay.
Dünyanın en ünlü moda dergisi Vogue bile kayıtsız kalamadı trençkota ve kapağına taşıdı birçok kez. Sizde görmezlikten gelmeyin.
Noktayı koymak gerekirse trençkot erkek egemenliğindeyken Audrey Hepburn bu kuralı yıkan ilk kadın temsilcilerindendir. Öyle ki o günden sonra erkeklerin trençkot giymesi neredeyse yasaklandı. Eh ne de olsa bize sizden daha çok yakışıyor.

Elif Sinem TEZEL

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...