Bir
insanın bu kadar çok sevmeyeni olup ama bir o kadar da yaptıklarının takip
edildiği bir ünlü daha olduğunu zannetmiyorum. İlk ünlü olduğu zamanki haliyle,
Roberto Cavalli’nin yatında salındığı hali ile ve şimdiki hali arasında o kadar
çok fark var ki bu bile ona saygı duymayı gerektirir. Ama benim önünde şapka
çıkardığım an o enfes koleksiyonlarını gördüğüm andı.
Victoria
aslında uzun saçlı iken sadece dünyanın en yakışıklı adamlarından birinin eşi eski
bir pop şarkıcısıyken, kısacık kestirdiği saçları ile tüm dünyanın senelerde
takip edeceği bir modele imza atmış oldu. Aslında o günden sonra artık uzun saç
Victoria için çok anlamsızlaştı ve o dönemi kapatmış oldu.
İlk
başlarda moda ne olursa olsun Victoria hep esmerdi beyazlık moda olsa bile onun
bir rengi vardı, zamanla açılsa da…
Ama
onun koluna en çok yakışan her zaman bir Hermes Birkin oldu. Hatta bana göre Hermes
alabilmek için bu kadar sıra beklenmesinin de sebebi Vic’in tüm renklerini
alıyor olduğudur.
Eski
zamanlara göre stili de oldukça değişti. Eskiden kot ve askılı bodyden
oluşturduğu kombinlerini zamanla kalem eteklere bıraktı.
Hatta
hızını alamayıp belden oturtmalı elbiselerde giydi ki işte o zaman Victoria’nın
sadece Beckham’ın eşi olmasından bir adım ileriye giderek bir stil sahibi
olduğunu göstermiş oldu.
Ve stilini öyle bir konuma getirdi ki bir zamanlar pek sıkı fıkı olduğu Katie
Holmes’ın stilinde gözle görülür bir değişiklik yapmasını sağladı. Bu konuda
boynuz kulağı geçmişti bir ara.
Fakat
asıl çıkışını çok uzun zaman önce yapmış olsa bile Victoria Beckham
birçoklarının düşüncelerinin aksini ispat edercesine gayet başarılı
koleksiyonlar sundu başladığı ilk günden bugüne kadar, onları ilk sergileyen de kendi oldu.
Ben
zayıflığını da stilini de o soğuk İngiliz duruşunu da ve muhteşem
koleksiyonlarını da beğenerek Perfect Style diyorum, onda bu aralar fazla olan
tek şey silikonları…
Love,
Sinem
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder